#4D6D88_Küçük Kapak_Mart-Nisan 2024 DRA Dergisi

Bu özel Gösteri Önizleme Sayısında, önde gelen kanaat önderlerinin yer aldığı IDEM Singapur 2024 Soru-Cevap Forumunu sunuyoruz; ortodonti ve diş implantolojisini kapsayan klinik görüşleri; ayrıca etkinlikte ilgi odağı olacak ürün ve teknolojilere kısa bir bakış. 

>> FlipBook Sürümü (İngilizce olarak mevcuttur)

>> Mobil Uyumlu Sürüm (Birden Çok Dilde Mevcuttur)

Asya'nın ilk Açık Erişimli, Çok Dilli Dental Yayınına erişmek için buraya tıklayın

Diş Eti Hastalığının Tedavisi Atriyal Fibrilasyonun Tekrarını Azaltabilir

Japon Çalışması Ablasyon Sonrası “Boşluk Dönemi” Sırasında Periodontal Tedavinin Etkisini İnceliyor

JAPONYA: Amerikan Kalp Derneği Dergisi'nde yayınlanan yakın tarihli bir çalışmada, Hiroşima Üniversite Hastanesi'ndeki araştırmacılar, diş eti hastalığı ile radyofrekans kateter ablasyonu (RFCA) tedavisini takiben atriyal fibrilasyonun (AF) tekrarlaması arasındaki ilişkiyi araştırdılar.

Araştırmacılar, Nisan 330 ile Temmuz 2020 arasında ilk RFCA prosedürlerine tabi tutulan 2022 AF hastasını kaydetti. Hastalar, RFCA prosedürlerinden bir gün önce periodontal muayeneye tabi tutuldu ve diş eti hastalıklarının ciddiyeti, periodontal iltihaplı yüzey alanı (PISA) ölçümü kullanılarak ölçüldü. .

Araştırmacılar, "Rıza gösterenlere körleme döneminde, özellikle de RFCA sonrası 1. ve 3. aylarda önerilen cerrahi olmayan periodontal tedavi uygulandı" diye açıkladı.


Ziyaret etmek için tıklayın Hindistan'ın 90'dan Fazla Ülkeye İhraç Edilen Birinci Sınıf Diş Malzemelerinin Lider Üreticisinin web sitesi.


 

Okuyun: Diş Hekimleri Diş Eti Hastalığı ile Kalp Rahatsızlıkları Arasındaki Potansiyel Bağlantıyı Araştırıyor

Yüksek Nüks Oranlarıyla Bağlantılı Diş Eti Hastalığı

Çalışma, daha ciddi diş eti hastalığına işaret eden daha yüksek PISA puanlarına sahip hastaların, RFCA prosedürlerinden sonraki 12 ay içinde AF nüksleri yaşama olasılığının daha yüksek olduğunu buldu. Alıcı çalışma karakteristiği analizi, 615.8 mm2'lik bir PISA sınırını ortaya çıkardı; "yüksek PISA" grubundakiler "önemli ölçüde daha düşük AF nüksü olmayan hayatta kalma oranları" gösterdi.

Araştırmacılar, "Daha yüksek PISA değerlerine sahip hastaların tekrarlama yaşama olasılıklarının daha yüksek olduğunu" belirtti.

Daha da önemlisi, araştırmacılar, RFCA'dan sonraki ilk birkaç ay olan, nüks riskinin en yüksek olduğu "boşluk dönemi" sırasında periodontal tedavi gören hastaların, tedavi almayanlara kıyasla daha az AF nüksü yaşadığını bulmuşlardır.

"Kaplan-Meier analizleri, tedavi grubunda, özellikle başlangıçta yüksek PISA değerlerine sahip olanlarda, tedavi görmeyen gruba kıyasla 12 ay içinde daha az AF nüksü yaşadığını gösterdi."

Okuyun: Yeni Mutabakat Raporu, Diş Eti Hastalığı ve Sistemik Hastalıklar Arasındaki Bağlantıyı Doğruladı

Atriyal Fibrilasyon Yönetimine İlişkin Öneriler

Bu çalışmanın bulguları, diş sağlığını atriyal fibrilasyonun kapsamlı yönetimine entegre etmenin değerli bir strateji olabileceğini düşündürmektedir. Klinisyenler, özellikle RFCA'yı takip eden kritik dönemde diş eti hastalığını belirleyip tedavi ederek AF'nin tekrarlama riskini azaltabilir ve hastalar için sonuçları iyileştirebilir.

Araştırmacılar, "Araştırma, diş sağlığının AF yönetimine entegre edilmesini savunarak periodontitisin neden olduğu sistemik inflamasyon ile AF patogenezi arasında önemli bir bağlantıyı vurgulamaktadır" sonucuna vardı.

Yukarıdaki haber veya makalede sunulan bilgi ve bakış açıları, Dental Resource Asia'nın veya DRA Journal'ın resmi duruşunu veya politikasını yansıtmayabilir. İçeriğimizin doğruluğunu sağlamaya çalışsak da Dental Resource Asia (DRA) veya DRA Journal, bu web sitesi veya dergide yer alan tüm bilgilerin sürekli doğruluğunu, kapsamlılığını veya güncelliğini garanti edemez.

Lütfen bu web sitesi veya dergideki tüm ürün ayrıntılarının, ürün spesifikasyonlarının ve verilerin güvenilirliği, işlevselliği, tasarımı geliştirmek amacıyla veya başka nedenlerle önceden bildirimde bulunmaksızın değiştirilebileceğini unutmayın.

Blogcularımızın veya yazarlarımızın katkıda bulunduğu içerik, kişisel görüşlerini temsil eder ve herhangi bir dini, etnik grubu, kulübü, kuruluşu, şirketi, bireyi veya herhangi bir kuruluş veya kişiyi karalama veya itibarsızlaştırma amacı taşımaz.

Yorum bırak

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmişlerdir. *